26 Aralık 2013 Perşembe

ÇALIŞAN ANNE OLMAK...


ÇALIŞAN ANNE OLMAK...



                              Kızlarımı çoooooook seviyorum her anne gibi...  Anne olmak çok farklı bir duygu. Hamile kaldığım günden beri ben artık eski ben değilim. En önemli ve en sevdiğim sıfatım annelik.Annelik çok zor. Okudum, araştırdım, inceledim, izledim, taklit ettim. Ama aynı zaman da çalışan bir anneyim.  

                         Çalışan  anne olmak demek; hamileliğin ilk günlerinden itibaren sıkıntının iki kat artması demektir. Yatmak istersin yatamazsın, miden bulanır, ne yapacağını bilemezsin. İzin almak zordur, doktor kontrolüne gideceğim desen ters anlaşılırsın. Rapor almak istemezsin doğum sonrasına eklemek için oflaya puflaya işe devam...

                      Çalışan anne olmak demek; bebeğinin en güzel dönemlerinde bebeğini evde bırakıp işe dönmek demektir. Çocuğa kim bakarsa baksın aklın hep evdedir. Eve gidersin o güzel kokuyu içine çekersin. Her akşam içinden dersin ki ben yarın istifa edeceğim. Ama bu çok zordur.

                    Çalışan anne olmak demek; çocuklar okula başlayınca yeni rakiplerinin olması demektir. Ev hanımları... Çocuğunun gösterisi olur sen izin alamazsın. Tüm anneler oradadır.  Çocuğun mahsun kalır. Ancak bir ya da iki gösteriye gidebilirsin. Çocuklarımın o andaki  gözlerindeki ışıltı paha biçilemez. 

                  Çalışan anne olmak demek; en korkunç şeylerden birisi de çocuğunun hasta olması demektir. Hele bir de kreşin ilk yıllarında çocuklar hep hastadır. Neredeyse her hafta izin almak durumunda  kalırsın. Sen hasta olunca ölsen de gitmek zorunda kalırsın; çünkü izinlerini çocukların için kullanacaksındır. Aklın hep işteyken çocuklarındadır. Acaba ne oldu, ateşi çıktı mı, öksürdü mü? Sorular, sorular, sorular...

                 Çalışan anne olmak demek; çocuğunun ev hanımlarının çocuklarına göre daha çabuk olgunlaşmasıdır. Yalnız evde kalabilir, yalnız başına gidip gelebilir, yalnız yemeğini yiyip giyinebilir. Ama yine de aklın hep evdedir. Dakika başı çocuğunu ararsın. Geldin mi yemeğini yedin mi, aman dikkat et .

               Beni en çok duygulandıran  büyük kızım Ecem'in bana "Anne üzülme biliyorum bizim için çalışıyorsun. Okula gelemeyeceğin için sakın sıkılma." demesidir. Yanlış anlaşılmasın ben çalışmak zorundayım ve biliyorum ki ev hanımlarının işi hiç bitmiyor. Kimseye bir şey demiyorum .Ama çalışan bir anne olarak yaşadığım zorlukların "biraz"ını paylaşmak istedim sadece...

               Tüm zorluklar bir yana iyi ki anne oldum. Kızlarımı , ailemi çok seviyorum:))))

19 Aralık 2013 Perşembe

LAHANA SARMASI


Kış geldi mi bu sarma yapılmalı en az bir kere...

 
Ben lahana sarmasını yaparken aktardan aldığım sumak tanesinin suyunu koyuyorum. Bazı aktarlarda suyu da satılıyormuş ama yapması çok kolay Bir su bardağı sumak için 2 su bardağı kaynar su koyup bekletiyorsunuz . Hepsi bu...


Orta boy bir lahana için yarım kilo kıyma kavurdum.


1su bardağı pirinç
1 yemek kaşığı margarin 
2 yemek kaşığı salça
Kavrulmuş kıyma 
Tuz
Karabiber
Harç için hepsini karıştırdım. 


Sumak suyunun yarısını da süzgüden süzerek ekledim mi harç tamamdır.


Lahana yapraklarını tek tek ayırıp kaynar suda 5 dakika kadar kaynattım.




Ortadaki damarları kesip sarmaya başladım.


Çıkan damar ve yırtık yaprakları da tencerenin altına ve üstüne kapatacak şekilde dizdim.


Böyle böyle tencereye dizdim.Üzerine sumak  suyunu  ekledim ama bittikçe su ekledim. Çatal hemen sarmanın içine batıyorsa tamamdır.


Yapması  2 saatimi aldı. Yarım saatte de yedik:))) 
Bakalım bu kış yapmaya bir daha cesaretim olur mu???

6 Aralık 2013 Cuma

OKUDUM....







                   

                    Debbie Macomber'in romanlarını çok seviyorum. Umutsuz ve mutsuz bu dünyada zaten kadın olmak zorken onun eserleri tam bir enerji ve umut kaynağı. Yine farklı dünyaların kadın hikayeleri. Çayımı alıyorum dalıyorum o dünyalara tabii kızlar yokken:)

                  Bu romanda en çok hoşuma giden dilek listeleri. Yaptığı dilek listelerini gerçekleştirme çabasının  kadınları hayata bağlaması çok umut verici. Tabii ki ben de listemi yaptım. Hadi bakalım hayırlısı...







ELMALI MUHALLEBİLİ TATLI


         
         Ben aslında çikolatalı tatlıları daha çok severim. Ama bu gerçekten sevdiğim meyveli tatlılardan birisi. Bu tarif de kız kardeşimin tarif defterinden. Yapılması çok kolay ve çabuk. 
            Gelelim yapılışına:
                     Önce 5 tane orta boy elmanız olacak. Farkındayım birisi küçük ne yapalım evde bu vardı:)



                     Elmaları güzelce yıkadıktan sonra onları küçük küçük küp küp kestim ve üzerine 3 yemek kaşığı şeker koyup yumuşayana kadar pişirdim. 



               Piştikten sonra 1 tatlı kaşığı tarçın koyup karıştırdım ve soğumaya bıraktım. Tarçın istenirse koyulur ama elmalı tatlılarda çok güzel aroma veriyor.


1litre süt
4 yemek kaşığı tepeleme un
1 yumurta
1 su bardağı şeker
Bunları da ocakta karıştıra karıştıra pişirdim


Göz göz olmaya başlayınca söndürdüm. Önce vanilya koyup karıştırdım.


Ardından bir paket toz krem şanti döktüm içine


Çırptım çırptım karıştırdım...


Ben böyle kadehte sunum yapmayı tercih ettim.  



Soğuyunca da yedik. Harikaaaa...

27 Kasım 2013 Çarşamba

BEN DE AŞURE YAPTIM:)))

          Çalışan bir kadın olarak tek başıma zor bir işin altından daha kalktım. Aşure.... Evimize bereket,tatlılık getirsin diye bu geleneksel tatlıyı yaparız. Bu tarif benim annemin tarifi.
           Malzemeler ve yapılışı:


1kg buğday
1 su bardağı kuru fasulye
1 su bardağı nohut
1 su bardağı pirinç
1 su bardağı kırmızı mercimek

Fasulye ve nohutu bir gece önceden haşladım.

 



Buğdayı da bir gece önceden haşlayıp nohut ve fasulyeyi ekledim.


Yine geceden kayısıları minik minik kestim.
kuru üzüm ve kuş üzümüyle birlikte bir gece sıcak suda beklettim.


Sabah kalkınca görüntü böyleydi...
Üzerine azar azar sıcak su ekleyip pişirmeye başladım.


İçine iyice yıkanmış kırmızı mercimek ve pirinci de ekledim.




Bir tane küp küp kestiğim elma ve ayvayı ekledim.


Bir portakalın kabuğunu da küp küp kesip aşureye ekledim.


Kuru meyveleri de ekleyip iyice yoğunlaşana kadar pişirdim.


Son olarak da 4 kg şeker ekledim. 
1-2 taşım kaynadıktan sonra demlemeye bıraktım. 


Tencerenin içindeki pişmiş aşurenin görüntüsü böyle...



Bunlar da süsleme malzemeleri:
Nar
Badem
Çam fıstığı
Ceviz
Susam
Tarçın


süslenmiş aşurem ...




11 Kasım 2013 Pazartesi

PARİS GÜZELİ

    Benim yemek tariflerimin çoğunu annemin tarif defteri oluşturur. Aslında yuvarlak yapılan bu kurabiyeyi kızlarımın ısrarıyla şekilli kalıplarla yaptım. hem kolay hem de lezzetli... İşte yapılışı:



MALZEMELER:
  • 1 Paket oda sıcaklığında margarin
  • 2 Yumurta
  • 1 Su bardağı toz şeker
  • 1 paket vanilya
  • 1 Paket kabartma tozu
  • 5 su bardağı un
  • 3 yemek kaşığı kakao
                      Hepsi bu kadar ...




Hamuru hazırladıktan sonra yarıya bölüp yarısını kakaoyla tekrar yoğurdum.



Böylece iki renkli hamurum  oldu.


Sonra kızların istediği gibi kalıplarla şekillendirdim. 


Tepsiye sıralayıp üzerilerine yumurta sarısı sürdüm.



180 derecelik fırında yaklaşık 15-20 dakika pişirdim



Bu da son hali....


                                   
                                          
      

MERHABA


Blogumun isminden belli ben çalışan bir anneyim. Burada yaptığım, gördüğüm,bildiğim yani yaşadıklarımı paylaşmak istiyorum. Hadi başlayalım...